3 Nisan 2020 Cuma

Gezi Günlükleri - Eskişehir, Ağustos 2018

Bugün sizinle gençliğimin şehrine gidiyoruz. Üniversite hayalleri kurduğum, gençlerle dolu olması sebebiyle orada yaşamak istediğim.. Eskişehir'de olacağız. Bakalım bizleri neler karşılamış.


Eskişehir olduğunda konu akla gelen ilk tercih her zaman tren seyahati oluyor. En azından benim bu şekilde. Tabii ki tren ile gittim. Gelin hayalini uzun zaman kurduğum şehirde nasıl deli dolu eğlendim, onu anlatayım.

4 saatlik bir tren yolculuğundan sonrasında Eskişehir tren garına varabildim, gözler hemen bir harita aradı. Şimdi diyorsunuz ki, cep telefonu neden var, haritayı ve İnternet kullanarak zaten bulabilirsin istediğini. Tabii ki günümüz teknoloji çağı ve her fırsatta bundan faydalanıyorum. Fakat böyle durumlarda o şehir tanıtım bülteni, gezi haritası adına her derseniz deyin, bunu ellerimde hissetmek, şehri gezerken muazzam bir hava katıyor bana. Planım öncelikle eşyalarımı otele bırakmaktı. Daha öncesinden 2 gecelik yer ayırttığım Hostel Deeps Hotel'e, küçük bir yürüyüş ardından vardım. Bu arada hostelden bahsetmem gerekirse, hostel adı altında genellikle yurt dışı vatandaşları ve öğrenci kesiminin kullandığı minik ve zevkli bir hostel. Ben queen bed yatak tercih etmem nedeniyle, tek başıma kalmıştım. Ama isterseniz uygun fiyatlı 2 -6 kişilik odaları da mevcut. Bu odalarda mutfak ve lavabo ortak kullanım olarak sunuluyor. Derken, eşyaları odaya bırakıp hemen çıktım, neyse ki otel resepsiyonunda haritamız mevcut idi.
Deeps Hostel, Eskişehir


Eskişehir'e gidiş tarih itibariyle bayrama denk geldiği için müzelerin çoğu kapalıydı. Halbuki planımda öncelikle müze sonrasında doğal alan görmek vardı. Bayram nedeniyle planı tersine çevirdim. Otelim merkeze çok yakın olduğu için tramvaya 5 dakika yürüyüş sonrasında ulaştım. İlk durağımız Kentpark olacak. Sizlere biraz Kentpark'tan bahsedeyim ;

Bilgilendirme öncesinde şunu belirtmek istiyorum ki, gerçekten dev bir yapıt. Ve Eskişehir'e bu parkı armağan eden Yılmaz Büyükerşen'e kendime adıma teşekkürlerimi iletiyorum.
Kent Park, yaklaşık 300 bin metrekarelik alanda yer almaktadır. Kent Park içinde açık ve kapalı yüzme havuzları, Türkiye’de bir ilk olan yapay plaj, restoranlar, at binme alanları, oyun oynayabileceğiniz aktivite alanları mevcut. Eskişehir, Kent Park projesini gerçekleştirerek   2009 yılında Türkiye’de denizi olmayan bir kentinde plaja sahip olma ayrıcalığını kazanmıştır. Kent Parkın Porsuk Çayı’na bakan kısmında oluşturulan özel alanda Türkiye’nin ilk yapay plajı inşa edilmiştir. Yapay plaj, gerçek deniz kumu ile donatılmıştır. 350 metre uzunluğunda olan yapay plajın yanı başında biri çocuklara olmak üzere iki de açık yüzme havuzu bulunmaktadır. Ayrıca yoğunluk durumlarına göre plajın ailelere özel kısmı da mevcut durumda. 

Sanırım Eskişehir halkının denize alışık olmamalarından dolayı, bayram olmasına rağmen aşırı bir yoğunlukla karşılaşmamıştım.


 Kentpark-Eskişehir / Ağustos,2018




Gelelim en sevdiğim ve görmek istediğim Porsuk Çayı'na. Her zaman şehir ortasından geçen nehir, ırmak, akarsuları sevmişimdir. Porsuk Çayı'da tam düşlediğim gibi, şehre o kadar sıcak ve samimi bir hava katmış ki.. Etrafında vakit geçirebileceğiniz bir çok kafe olduğu gibi, çayın yanındaki çimenlerde de güzel zaman geçirebilirsiniz. Tercihleriniz arasında biraz da romantizm olsun veya arkadaşlarla güzel bir anı kalsın diye bir şey varsa kesinlikle gondol veya tekne turunu öneririm. Ben kullanmamıştım şahsen, ama gittiğim dönemde -Ağustos- tekne ve gondol turları düzenleniyordu. Bu arada Porsuk Çayı, Eskişehir'in Adalar mevkinde yer alıyor. 



Porsuk Çayı, Adalar - Eskişehir


Masallar diyarı olarak anılan Sazova Bilim Kültür ve Sanat Parkı, Eskişehir'in Sazova mahallesinde 400 bin metrekare alanda yer almaktadır. 

 Parkta Nuh’un Gemisi, yaklaşık 25 bin metrekarelik bir gölet, akvaryum, park çevresinde dolaşan buharlı mini tren,masal şatosu, korsan gemisi, çocuk oyun alanları, hayvanat bahçesi, bilim ve deney müzesi, konser alanları, amfi tiyatro bulunmaktadır. Ve genellikle çocuklar için tercih edilen bir alandır.





Sazova Parkı - Masal Şatosu

Ağustos, 2018


Evet, şimdi sırada Eskişehir'in göz bebeği Odunpazarı'nda. Çok heyecanlı bir şekilde gitmiştim, aynı zaman Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykel Müzesini de görecektim. Her zaman her şeyi, kendisine özgü yerlerde yemeği tercih ediyorum.
Bu sebeple öncelikle Odunpazarı'nda gezecektim ve Eskişehir'in kozmopolit kültürüne ait olan Kırım-Tatar böreğini yiyecektim. Yani Çibörek. Çok büyük hayallerle geldim lakin beklediğim bir tat değildi. Ben Odunpazarı'nda Çibörek burada yenir sorusuna herkesten tek cevap aldığım yerde yedim fakat beğenemedim. Sanırım damak tadım Çibörek'e uygun değildi. Gelmişken fotoğraf işini hallettik, sizlerle tüm fotoğrafları paylaşacağım.







Uzun bir sıra bekledikten sonra nihayet Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi'ne giriş yapabilmiştim. Girer girmez, havası beni büyüledi. Burası 19 Mayıs 2013 yılında Türkiye'nin ilk Balmumu Heykel Müzesi olarak faaliyete geçmiştir. Müzede tam olarak 166 heykel bulunuyor. Bazıları şu şekilde, Kurtuluş Savaşı , Atatürk ve ailesi, dünya liderleri, Osmanlı İmparatorluğu, sinema ve tiyatro oyuncuları, Eskişehir spor kulübünün efsane kadrosu, ülke ve dünya çapındaki müzisyenler vb.





Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi, 2018



 "Tarihimizin ürünüyüz ve yetiştirdiğimiz insanlar kadarız. Gurur duyulacak bir tarihimiz var. Gurur duyulacak insanlar yetiştirdik. Ancak tarihimize de insanlarımıza da hak ettikleri değeri vermediğimizi düşünüyorum. Balmumu heykeller, tarihle ve ünlü kişilerle insani bir temas kurmaya çok uygun. Balmumu heykelleri bu yüzden seviyorum. Umuyorum ki, yaptığım heykeller, tarihimizle, insanımızla, yani kendimizle barışmak konusunda, karınca kararınca da olsa bir katkı yapacaktır.”

Baya gezdim-gördüm. Özellikle Odunpazarı'nda yürürken elim sürekli eski evlerin üzerindeydi. Her zaman söyledim, söyleyeceğim de, görmen ve duyman mümkün fakat dokunmadan hissedemezsin. Geçmişe dokunma fırsatınız ancak bu şekilde gerçekleşir. Gezin ve görün.


Daha bir çok güzelliği bulunan bu şehre neden mi gitmelisiniz?

Ucuz kültür ve sanat.

Gençlik şehri

Hızlı bir gece hayatı (denedim, biliyorum!)

Konuşan heykeller
Lületaşı
ve dönerken muhakkak Met Helvası.


Ben çok eğlendim. Umarım Eskişehir'e bir gün yolunuz düşer. İnanılmaz eğlenceli olacak, inanın.

Bir başka maceramızda görüşmek üzre.


Öpüldünüz.






2 yorum:

Popüler Yayınlar